1. HABERLER

  2. EĞİTİM

  3. Sinüzitte doğru bilinen yanlışlar
Sinüzitte doğru bilinen yanlışlar

Sinüzitte doğru bilinen yanlışlar

Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op.Dr.Bekir Sivri soğuk havalarla birlikte artış gösteren sinüzit hastalığında doğru bilinen yanlışların hayati tehlikeye neden olabileceği konusunda uyarıda bulundu.

A+A-

Erzurum Güncel- Gündelik yaşamı çekilmez hale getiren alında ve şakaktaki ağrıların ülkemizde neredeyse her dört kişide birinin en büyük şikayeti olduğunu dile getiren Dr. Sivri, “Burun tıkanıklığı, burun akıntısı, seste bozulma, yüzde dolgunluk hissi sinüzit hastalarının en sık yaşadığı şikayetler. Özellikle soğuk, kuru ya da nemli havalar, ıslak saçla sokağa çıkılması ve travma gibi nedenlerle tetiklenebilen sinüzit ile başa çıkabilmek için birkaç önemli noktaya dikkat edilmesi gerekmektedir” dedi. Op.Dr.Bekir Sivri sinüzit ve tedavisi hakkında yaptığı değerlendirmede şunları kaydetti; “Sinüsler, kafa kemikleri içinde yerleşen ve ağızları burun boşluğuna açılan hava dolu boşluklardır. Sinüslerin havalanması sağlayan kanalların herhangi bir sebeple tıkanması durumunda sinüs içinde iltihap oluşarak sinüzite neden olabilmektedir. KRONİK SİNÜZİTTE CERRAHİ TEDAVİ GEREKLİ OLABİLİYOR Sinüzit allerjik nezlesi olanların yanısıra özellikle burunda kıkırdak ve kemik eğriliği ,et büyüklüğü olanlarda daha fazla görülüyor. Böyle durumlarda burun içindeki problemlerin ameliyatla düzeltilmesi gerekebilmektedir.Bu tip hastalarda burun içi mukozası sürekli şiştiğinden hapşırma ve burun akıntısı nedeniyle sinüslerin ağzının kapanması ile bir sinüzit tablosunun ortaya çıktığını görüyoruz.” Akut ve kronik olarak sinüzitin iki formu olduğunu belirten Op.Dr.Bekir Sivri, akut sinüzitte ilaç tedavisinin genellikle yeterli olduğunu fakat kronik sinüzitte ameliyat tedavisine ihtiyaç duyulabileceğini belirtti. Dr. Sivri, “Akut sinüzit, bir iki hafta içinde ilaç tedavisi ile ortadan kaldırılabilmektedir. Buna rağmen 4 hafta içinde sinüzit düzelmiyorsa artık kronik sinüzit safhasına girilmiştir ve bu durumun tedavi şekli cerrahi olmaktadır” dedi. Op.Dr.Bekir Sivri sinüzit ameliyatlarında günümüzde uygulanan yeni teknikler hakkında ise şunları kaydetti; “Eski ameliyat tekniklerinde sinüs içindeki iltihabı temizleyebilmek için sinüs ağzı ve çevresindeki dokular bir şekilde çıkarılıyordu ve bu da ister istemez çevre dokularda bi tahribat yaratabilmekte ve kanama oluşturabilmekteydi.Yeni teknikle burun deliğinden balon kataterle sadece sinüs ağzına girilerek uygun basınçla sinüs ağzı genişletilmekte ve çevre dokulara minumum zarar verilmektedir Bundan dolayı kanama da hemen hemen hiç olmamaktadır.Kanama olmadığı için de tampon uygulamasını gerektirmemektedir Bu da hasta konforunu arttırmakta ve hastalığın iyileşme sürecini hızlandırmaktadır. ISLAK SAÇLA UYUMAK YA DA SOKAĞA ÇIKMAK SİNÜZİT NEDENİ Islak saç ile dışarı çıkmanın ve uyumanın sinüzite etkileri çok fazladır. Burnunda alerjisi olan veya alerjiye bağlı burun etleri büyüyen kişiler ıslak saçla dışarı çıktığında bu kişinin burun mukozası sıcak-soğuk değişimi esnasında alerjik olarak şişeceğinden ve sinüslerin delikleri kolayca kapanacağından sinüzit olma riski artmaktadır. Sinüziti olan kişinin kısa saçlı olması bu riski ortadan kaldırmamaktadır. Bu, sıcak-soğuk değişimi ile ilgili bir problemdir ve herkeste görülebilir; fakat genel olarak burunda bunu kolaylaştırabilecek bir yatkınlık veya hastalık olması gerekmektedir.Akut sinüzitin tekrarlayan bir hastalık değildir ama kişinin kronik bir sinüziti varsa yani sinüslerin girişini kapatan polip, alerji ya da oraya gelen bir kemik varsa o zaman kişi kış mevsiminde sık sık sinüzit atakları geçirmektedir. Bu durumda sinüzit olmamak için bu sebebi ortadan kaldırmak gerekmektedir. SİNÜZİTTE DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR HAYATİ TEHLİKEYE NEDEN OLABİLİYOR ! Halk arasında sinüzite iyi geleceği düşünülüp uygulanan birtakım yöntemlerin hayati birtakım sonuçlara neden olmaktadır. Sinüzite iyi geldiği düşünülen birtakım bitkiler buruna sıkılmamalıdır. Aksi takdirde kullanılan bitki, burnun arkasından alt solunum yoluna doğru akarsa ödeme neden olarak hastanın hayatını kaybetmesine sebep olabilmektedir.”

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.