Erzurum Güncel- Öztürk’ün açıklamalarından önemli satırbaşları: “TC. Devletinin hakim sahasında bir tek Türkler yok!” “Siz aklınızı, gözünüzü, kulağınızı, okyanus ötesine, ABD’ye dayarsanız; kellenizi onun kucağına bırakırsanız olacağı da budur. Bir yıl önce sarmaş dolaş olduğunuz bir ülkeyle ne değişti de 1 yıl sonra birden böyle oldun. Bizim bugünden yarına öngörülmüş gerek yakın gerek uzak sınırlarımızda olabilecek hadiseleri dosyalayan ve ona göre hareket kabiliyeti oluşturan, düşünce geliştiren bir yapımız yok ki. Amerika niye sizi sizden fazla düşünsün, bu kadar mı seviyorlar bizi? Onun parmağında oynatılır hale gelmişsiniz. Koskoca bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti adeta el yordamıyla yürütülür hale gelmiş!” “Başbakansın sen, laflarına bir ölçü koy!” “Başbakan siyaset sahnesine çıktığından beri Türkiye’de siyasette rezerv konulan bütün kelimeler arzı endam etmeye başladı. En basit örneğiyle şerefsiz, edepsiz kelimesi kullanılıyor. Başbakansın kardeşim sen. Bir ölçü koy. Senin ağzından çıkana göre biz de ölçü alalım.” “ABD Başbakan’a 1 taş verdi 3 kuş vurduruyor!” “AKP’nin aldığı oy oranı ile Sayın Başbakan’ın şahsına verilen oyu oranladığımızda başbakan fark atıyor. Başbakan 3 dönemle kendini sınırlayınca AKP çevrelerinde ve altta korku başladı. Başbakan giderse parti dağılır. Amerika da bunu iyi değerlendirdi. Sayın BOP Eş Başkanı’na teklifte bulundular. Başkanlık sistemi gelirse Başbakan’ı hoşnut tutmak için 1- Sen Başbakan olacaksın 2- Parti üzerindeki hakimiyetin devam edecek, parti dağılmayacak. 3- Yürütmenin başı da sen olacaksın şeklinde planladılar. Kendileri açısından önemli olan da şu; bölücülük meselesini ancak Başkanlık Sistemi ile çözerler. Amerika 1 taş verdi Başbakan’ın eline, 3 tane kuş vurduruyor. 2’si Başbakan’ı hoşnut ediyor, birisi de kendileri için.” “Arabistan coğrafyasında meydanlarda varız, masada yokuz!” “Başbakan ne hikmetse her gittiği yerde karşılıyorlar o ülkenin lideri gibi ama masaya gelince biz yokuz. Arabistan coğrafyasında meydanlarda varız ama masada hüküm verilince, karar alınınca yokuz.”