Tarihi Davada 2. Gün
Kenan Evren, 1979da öldürülen Abdi İpekçinin ailesinin 12 Eylül Davasına müdahil olmasına üzüldüğünü söyledi
A+A-
Erzurum Güncel -
80 darbesinin hayatta kalan baş aktörleri dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren ve ile Hava Kuvvetleri Komutanı Tahsin Şahinkayanın, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının tamamını veya bir kısmını değiştirmeye veya ortadan kaldırmaya ve Anayasa ile teşekkül etmiş olan Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasına engel olmaya cebren teşebbüs etmek suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet istemiyle yargılanmasına Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı.
Evren ve Şahinkaya, duruşmaya sağlık durumlarını gerekçe göstererek katılmazken, avukatları hazır bulundu. Duruşma salonuna iddianamede ismi geçenler, müştekiler, izleyiciler, basın mensupları ve taraf avukatları alındı.
Yok hükmündeye ret
Duruşmada Kenan Evrenin avukatı Hayri Acar, davanın yok hükmünde sayılması yönünde karar verilmesini talep etti. Gerekçe olarak da 1982 Anayasasının hala yürürlükte bulunduğunu ve bu Anayasanın geçici 1. maddesine göre darbe döneminde Milli Güvenlik Konseyi tarafından yapılan işlemlerin anayasal güvence altında olduğunu gösterdi. Ancak mahkeme, verdiği kısa aradan sonra sanıkların avukatının yaptığı talebi reddetti. Mahkeme Başkanı Süleyman İnce, Sanıkların yargılandığı suçun mahkememizin görev alanında olması nedeniyle talebin reddine oybirliğiyle karar verilmiştir dedi. İnce, ihsas-ı rey olarak anlaşılmaması için bu ret kararının gerekçesinin yazılmayacağını açıkladı.
Adli Tıptan yazı geldi
Duruşma sırasında Ankara Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığından gelen yazı, Başkan Süleyman İnce tarafından zarfından çıkarılarak okundu. Yazıda, sanıkların duruşmaya katılıp katılamayacakları, katılmaları halinde sağlık durumlarının etkilenip etkilenmeyeceğine ilişkin kararın ancak İstanbuldaki Adli Tıp Kurumu tarafından verilebileceği belirtildi.
Soğuk demiri hissetsinler
Müdahil avukatları, Ceza Muhakemesi Kanununa göre iddianamenin sanıkların yokluğunda okunamayacağını belirterek, sanıkların hazır edilmesini istedi. Ankara 68liler Derneği avukatı İmdat Balkoca, sanıkların pek çok insanın cezaevinde zulüm görmesine neden olduğunu belirterek, Onların da demirin soğukluğunu, duvarların kasvetini bir an için de olsa hissetmeleri gerekir diyerek tutuklanmalarını istedi. Avukat Senih özay da tutuklama ve duruşmaya getirilme konusunda karar verilirken Evrenin intihar edeceğine ilişkin açıklamalarının da dikkate alınmasını isteyerek, elindeki gazete kupürünü gösterdi.
Pinochet örneği de verildi
Müdahil avukatlardan Fikret Babaoğlu, darbecilerin yargılanmamak için hastanelerde kuyruk olduğunu savunarak, Balyoz ve Ergenekon davalarında da öyle oldu. Bunun önlenmesini talep ediyoruz. Sanıkların burada, duruşmada hazır edilmesini istiyoruz. Ya Mısır diktatörü Mübarek gibi kafes içinde ya da Şilide yargılanan darbeci Pinochet gibi tekerlekli sandalyede getirilsin dedi.
ABDnin rolü araştırılsın
Avukat ömer Kavili de, Demir kafeste, gerekirse yatakta getirilsin. çarpraz sorgularının burada yapılması gerekiyor. Sanıkların beden dillerini de görmemiz gerekir. Bunun için lazım dedi. Avukatlar ayrıca darbede ABDnin ve kontrgerillanın rolünün araştırılmasını istedi.
Tutuklansınlar
BDP Genel Başkan Yardımcısı avukat Meral Danış Beştaş da sanıkların tutuklanmasını isterken, Hukuk karşısında eşitliğe aykırı bir durum var. Dün İbrahim Boztaş isimli hasta bir mahkum cezaevinde hayatını kaybetti. Bu dosyada sağlık sorunları nedeniyle tutuklama kararı verilmemişti. Davanın mahiyeti nedeniyle de tutuklama kararı verilmesi gerekir dedi.
Karıştır barıştır kavgası
Duruşmada müdahil avukatı Aydın Erdoğan, ülkücüleri kastederek, müdahillik için dilekçe veren bazı kişilerin darbecilerle işbirliği içinde hazırlık hareketlerinde yer aldıklarını, 1 Mayıs, 16 Mart, Maraş, Sivas gibi katliamlarda yer alan bu kişilerin müdahil olarak alınmamasını istedi. ülkücüler adına duruşmaya katılan avukat Mustafa Remzi Toprak ise, Bir onlardan, bir onlardan idam etmişlerdi diyerek söz istedi. Mahkeme Başkanı ise, Biz karıştırma makamı da değiliz, barıştırma makamı da değiliz diyerek avukat Topraka kızdı. Avukatın, Ama onlar konuştu demesi üzerine Başkan, Burada onlar-bunlar yok diyerek tepki gösterdi.
İhtiyarların 3-5 ay ömrü var
Duruşmaya müdahil olmak için dilekçe veren çHD (çağdaş Hukukçular Derneği) Başkanı Selçuk Kozağaçlı, salondakileri zaman zaman güldüren renkli bir savunma yaptı. Kozağaçlı, Benim anladığım, ihtiyarların 3-5 ay ömrü var. Allah uzun ömür versin de mahkum olduklarını görelim dedi.
Bu yargılama çok geç oldu
1978 yılında Ankara Tuzluçayırda kurşunlanarak öldürülen Zeki Kargının babası Halit Kargın da (sağda) sabah saatlerinde Devrimci 78liler Derneği ile adliyenin önüne geldi. Gözyaşlarını tutamayan Kargın, Bu yargılama çok geç oldu. Benim oğlumu 78de öldürdüler. Bunun davasını şimdi yapıyorlar. Ben hem oğlumun hem de burada insanların ellerinde tuttuğu tüm resimdeki çocukların hesabını sormak için geldim dedi.
BERFO ANA: Evrene Utan demeye geldim
Başbakan Erdoğanın akıbetini bulacağım dediği faili meçhul kurbanı Cemil Kırbayırın annesi Berfo Ana, ambulansla adliyeye getirildi. Doktorların kontrolünde duruşma bitene kadar bekleyen Berfo Ana, Evrene seslenerek, Sen nasıl bir insansın, hala yaşıyorsun diye isyan etti. Oğlumun tabutunu isteyen Berfo Ana, Birçok oğlumu aldılar. Bunu asla unutmayacağız, asla affetmeyeceğiz. Bunu yapanlar sürünecek. Evrene utan demeye geldim dedi.
NOTLAR...
- İZDİHAM NEDENİYLE DURUŞMA GEç BAŞLADI: 147 kişilik salonda izdiham çıktı. İzdiham nedeniyle saat 09.30da başlaması gereken duruşma saat 10.00da başlayabildi.
- KüRKçü VE BAŞKAN TARTIŞTI: Salona sadece mahkemenin belirlediği listede ismi bulunanların alınması zaman zaman tartışma yarattı. Salonun dolması üzerine Başkan Süleyman İnce, mübaşire, Seyirci kontenjanı doldu. Milletvekili dahi olsa almayın talimatı verdi. Mübaşir, BDPli Ertuğrul Kürkçüyü salona almak istemedi. Kürkçü bunun üzerine mübaşire, Beni nasıl almıyorsun, çek elini, ahmağa bak diye çıkıştı. Bunun üzerine Başkan İnce, Kürkçüye Burada bir sinema sektörü mü var? diye seslendi. Kürkçü, Size yapılmış bir hareket değil, siz mübaşir misiniz? diye karşılık verdi. İnce ise, Ona yapılmış hareket bana yapılmıştır. Siz de fırça atma uzmanı mısınız? dedi. Bu sırada AKPli Ayşenur Bahçekapılı da Kürkçüye tepki göstererek, Terbiyesiz. Görevini yapan mübaşire laf ediyor. Bir de emekçileri savunacak? diye konuştu.
- AVUKATLAR SANIK SANDALYESİNE OTURMADI: Salon dolunca Mahkeme Başkanı, Bunu önermekten utanıyorum ama dileyen avukat sanıklar için ayrılan sıralara oturabilir dedi. Ancak avukatlardan buraya oturan olmadı. Başkan İnce daha sonra bu teklifin bazı avukatlardan geldiğini açıkladı.
- GöRüNTüLERE YASAK: İzleyici ve basın mensuplarının cep telefonları ile görüntü almaları üzerine Başkan İnce, görüntüleri yayınlayanlar hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını ve bu saygısızlığa izin vermeyeceklerini söyledi.
- SAKIKIN ESPRİSİ: BDPli Sırrı Sakık, eskiden DGM olarak görev yapan mahkemede yargılandıklarını ima ederek, Mübaşirler eski mübaşir. üzerimizde emekleri var diyerek espri yaptı.
- DEVLET DE MüDAHİL: Duruşmaya müdahil olarak Başbakanlık adına Başbakanlık Hukuk Hizmetleri Başkanı Sami Arslan Aşkın, TBMM adına Hukuk İşleri Başkanı Yıldız Gezginli katıldı. İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer üstün ile komisyon üyesi Hamza Dağ da duruşmayı izledi.
Evren: Beni en çok İpekçi ailesi üzdü!
12 Eylülden önce öldürülen gazeteci-yazar Abdi İpekçinin ailesinin dilekçe vererek, 12 Eylül davasına müdahil olması, eski Cumhurbaşkanı Kenan Evreni üzdü. GATAda tedavisi süren ve geçtiğimiz günlerde düşme sonucu kolu kırılan ve dünkü tarihi duruşmaya da katılmayan Evrenin yakın çevresine müdahillik taleplerini değerlendirirken, Beni en çok Abdi Beyin ailesinin verdiği müdahillik dilekçesi üzdü dediği öğrenildi. İpekçi ile birlikte Ankara Cumhuriyet Savcısı Doğan öz ile Yazar ve Sosyolog Prof. Cavit Orhan Tütengilin aileleri de davaya müdahil olmak için dilekçe vermişti. İpekçi ailesinin dilekçesinde, darbe öncesindeki İpekçi, öz ve Tütengil cinayetlerinin, toplumu kaosa, iç çatışmaya sürükleyerek ülkeyi yönetilemez hale getirip, askeri darbeye zemin hazırlamak ve yönetimi ele geçirmek amacıyla işlendiği belirtilmişti.
Davayı damadı anlattı
Evrenin GATAdaki odasında, Adliye önünden canlı yayın yapan kanalları takip ettiği öğrenildi. Kenan Evrene duruşmayla ilgili bilgileri de damadı Erkan Gürvit verdi. Gürvit duruşmanın ilk bölümüne katıldı. Gürvitin daha sonra GATAya giderek, duruşma salonunda yaşananlarla ilgili Kenan Evrene bilgi verdiği belirtildi.
SOSYAL MEDYADA GüNüN KONUSU OLDU
Kırık değil darbedir o
Tarihi dava sosyal medyada da büyük ilgi gördü. İşte twitterdan bazı mesajlar:
- 17 yaşındaki Erdal Erenin yaşını büyütüp asan Kenan Evren ve Tahsin Şahinkayanın yaşlarını küçültüp öyle mi yargılasak? Nasıl olur?
- 104 yaşındaki Berfo ana ambulansla gelsin, Kenan Evren kolu kırıldı diye gelmesin. Siz hala adalete inanıyor musunuz?
- Kenan Evrenin kolu kırılmış. Kırık değildir darbedir o, kırık olsa duramaz.
- Kenan Evreni altın kafese koymuşlar, ille de darbe demiş.
- Kenan Evren kafes içerisinde getirilsin.
- Kenan Evren Ankara Gatada, Tahsin Şahinkaya İstanbul Gatada ter (!) döküyor. Kavun-karpuz yata yata, darbeciler paşa paşa.
- Evren yargılanıyor. İlginç, yargılanacağı binaya gidebilmek için önce Kenan Evren Bulvarından sonra Kenan Evren Caddesinden geçmeniz gerek!
- Kenan Evrene Ajdar dinletilsin deniliyor. Bildiğim kadarıyla bu ülkede idam kaldırılmadı mı?
Tarihi davadan kareler |
Foto galeri için tıklayın |
Yok hükmündeye ret
Duruşmada Kenan Evrenin avukatı Hayri Acar, davanın yok hükmünde sayılması yönünde karar verilmesini talep etti. Gerekçe olarak da 1982 Anayasasının hala yürürlükte bulunduğunu ve bu Anayasanın geçici 1. maddesine göre darbe döneminde Milli Güvenlik Konseyi tarafından yapılan işlemlerin anayasal güvence altında olduğunu gösterdi. Ancak mahkeme, verdiği kısa aradan sonra sanıkların avukatının yaptığı talebi reddetti. Mahkeme Başkanı Süleyman İnce, Sanıkların yargılandığı suçun mahkememizin görev alanında olması nedeniyle talebin reddine oybirliğiyle karar verilmiştir dedi. İnce, ihsas-ı rey olarak anlaşılmaması için bu ret kararının gerekçesinin yazılmayacağını açıkladı.
Adli Tıptan yazı geldi
Duruşma sırasında Ankara Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığından gelen yazı, Başkan Süleyman İnce tarafından zarfından çıkarılarak okundu. Yazıda, sanıkların duruşmaya katılıp katılamayacakları, katılmaları halinde sağlık durumlarının etkilenip etkilenmeyeceğine ilişkin kararın ancak İstanbuldaki Adli Tıp Kurumu tarafından verilebileceği belirtildi.
Soğuk demiri hissetsinler
Müdahil avukatları, Ceza Muhakemesi Kanununa göre iddianamenin sanıkların yokluğunda okunamayacağını belirterek, sanıkların hazır edilmesini istedi. Ankara 68liler Derneği avukatı İmdat Balkoca, sanıkların pek çok insanın cezaevinde zulüm görmesine neden olduğunu belirterek, Onların da demirin soğukluğunu, duvarların kasvetini bir an için de olsa hissetmeleri gerekir diyerek tutuklanmalarını istedi. Avukat Senih özay da tutuklama ve duruşmaya getirilme konusunda karar verilirken Evrenin intihar edeceğine ilişkin açıklamalarının da dikkate alınmasını isteyerek, elindeki gazete kupürünü gösterdi.
Pinochet örneği de verildi
Müdahil avukatlardan Fikret Babaoğlu, darbecilerin yargılanmamak için hastanelerde kuyruk olduğunu savunarak, Balyoz ve Ergenekon davalarında da öyle oldu. Bunun önlenmesini talep ediyoruz. Sanıkların burada, duruşmada hazır edilmesini istiyoruz. Ya Mısır diktatörü Mübarek gibi kafes içinde ya da Şilide yargılanan darbeci Pinochet gibi tekerlekli sandalyede getirilsin dedi.
ABDnin rolü araştırılsın
Avukat ömer Kavili de, Demir kafeste, gerekirse yatakta getirilsin. çarpraz sorgularının burada yapılması gerekiyor. Sanıkların beden dillerini de görmemiz gerekir. Bunun için lazım dedi. Avukatlar ayrıca darbede ABDnin ve kontrgerillanın rolünün araştırılmasını istedi.
Tutuklansınlar
BDP Genel Başkan Yardımcısı avukat Meral Danış Beştaş da sanıkların tutuklanmasını isterken, Hukuk karşısında eşitliğe aykırı bir durum var. Dün İbrahim Boztaş isimli hasta bir mahkum cezaevinde hayatını kaybetti. Bu dosyada sağlık sorunları nedeniyle tutuklama kararı verilmemişti. Davanın mahiyeti nedeniyle de tutuklama kararı verilmesi gerekir dedi.
Karıştır barıştır kavgası
Duruşmada müdahil avukatı Aydın Erdoğan, ülkücüleri kastederek, müdahillik için dilekçe veren bazı kişilerin darbecilerle işbirliği içinde hazırlık hareketlerinde yer aldıklarını, 1 Mayıs, 16 Mart, Maraş, Sivas gibi katliamlarda yer alan bu kişilerin müdahil olarak alınmamasını istedi. ülkücüler adına duruşmaya katılan avukat Mustafa Remzi Toprak ise, Bir onlardan, bir onlardan idam etmişlerdi diyerek söz istedi. Mahkeme Başkanı ise, Biz karıştırma makamı da değiliz, barıştırma makamı da değiliz diyerek avukat Topraka kızdı. Avukatın, Ama onlar konuştu demesi üzerine Başkan, Burada onlar-bunlar yok diyerek tepki gösterdi.
İhtiyarların 3-5 ay ömrü var
Duruşmaya müdahil olmak için dilekçe veren çHD (çağdaş Hukukçular Derneği) Başkanı Selçuk Kozağaçlı, salondakileri zaman zaman güldüren renkli bir savunma yaptı. Kozağaçlı, Benim anladığım, ihtiyarların 3-5 ay ömrü var. Allah uzun ömür versin de mahkum olduklarını görelim dedi.
Bu yargılama çok geç oldu
1978 yılında Ankara Tuzluçayırda kurşunlanarak öldürülen Zeki Kargının babası Halit Kargın da (sağda) sabah saatlerinde Devrimci 78liler Derneği ile adliyenin önüne geldi. Gözyaşlarını tutamayan Kargın, Bu yargılama çok geç oldu. Benim oğlumu 78de öldürdüler. Bunun davasını şimdi yapıyorlar. Ben hem oğlumun hem de burada insanların ellerinde tuttuğu tüm resimdeki çocukların hesabını sormak için geldim dedi.
BERFO ANA: Evrene Utan demeye geldim
Başbakan Erdoğanın akıbetini bulacağım dediği faili meçhul kurbanı Cemil Kırbayırın annesi Berfo Ana, ambulansla adliyeye getirildi. Doktorların kontrolünde duruşma bitene kadar bekleyen Berfo Ana, Evrene seslenerek, Sen nasıl bir insansın, hala yaşıyorsun diye isyan etti. Oğlumun tabutunu isteyen Berfo Ana, Birçok oğlumu aldılar. Bunu asla unutmayacağız, asla affetmeyeceğiz. Bunu yapanlar sürünecek. Evrene utan demeye geldim dedi.
NOTLAR...
- İZDİHAM NEDENİYLE DURUŞMA GEç BAŞLADI: 147 kişilik salonda izdiham çıktı. İzdiham nedeniyle saat 09.30da başlaması gereken duruşma saat 10.00da başlayabildi.
- KüRKçü VE BAŞKAN TARTIŞTI: Salona sadece mahkemenin belirlediği listede ismi bulunanların alınması zaman zaman tartışma yarattı. Salonun dolması üzerine Başkan Süleyman İnce, mübaşire, Seyirci kontenjanı doldu. Milletvekili dahi olsa almayın talimatı verdi. Mübaşir, BDPli Ertuğrul Kürkçüyü salona almak istemedi. Kürkçü bunun üzerine mübaşire, Beni nasıl almıyorsun, çek elini, ahmağa bak diye çıkıştı. Bunun üzerine Başkan İnce, Kürkçüye Burada bir sinema sektörü mü var? diye seslendi. Kürkçü, Size yapılmış bir hareket değil, siz mübaşir misiniz? diye karşılık verdi. İnce ise, Ona yapılmış hareket bana yapılmıştır. Siz de fırça atma uzmanı mısınız? dedi. Bu sırada AKPli Ayşenur Bahçekapılı da Kürkçüye tepki göstererek, Terbiyesiz. Görevini yapan mübaşire laf ediyor. Bir de emekçileri savunacak? diye konuştu.
- AVUKATLAR SANIK SANDALYESİNE OTURMADI: Salon dolunca Mahkeme Başkanı, Bunu önermekten utanıyorum ama dileyen avukat sanıklar için ayrılan sıralara oturabilir dedi. Ancak avukatlardan buraya oturan olmadı. Başkan İnce daha sonra bu teklifin bazı avukatlardan geldiğini açıkladı.
- GöRüNTüLERE YASAK: İzleyici ve basın mensuplarının cep telefonları ile görüntü almaları üzerine Başkan İnce, görüntüleri yayınlayanlar hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını ve bu saygısızlığa izin vermeyeceklerini söyledi.
- SAKIKIN ESPRİSİ: BDPli Sırrı Sakık, eskiden DGM olarak görev yapan mahkemede yargılandıklarını ima ederek, Mübaşirler eski mübaşir. üzerimizde emekleri var diyerek espri yaptı.
- DEVLET DE MüDAHİL: Duruşmaya müdahil olarak Başbakanlık adına Başbakanlık Hukuk Hizmetleri Başkanı Sami Arslan Aşkın, TBMM adına Hukuk İşleri Başkanı Yıldız Gezginli katıldı. İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer üstün ile komisyon üyesi Hamza Dağ da duruşmayı izledi.
Evren: Beni en çok İpekçi ailesi üzdü!
12 Eylülden önce öldürülen gazeteci-yazar Abdi İpekçinin ailesinin dilekçe vererek, 12 Eylül davasına müdahil olması, eski Cumhurbaşkanı Kenan Evreni üzdü. GATAda tedavisi süren ve geçtiğimiz günlerde düşme sonucu kolu kırılan ve dünkü tarihi duruşmaya da katılmayan Evrenin yakın çevresine müdahillik taleplerini değerlendirirken, Beni en çok Abdi Beyin ailesinin verdiği müdahillik dilekçesi üzdü dediği öğrenildi. İpekçi ile birlikte Ankara Cumhuriyet Savcısı Doğan öz ile Yazar ve Sosyolog Prof. Cavit Orhan Tütengilin aileleri de davaya müdahil olmak için dilekçe vermişti. İpekçi ailesinin dilekçesinde, darbe öncesindeki İpekçi, öz ve Tütengil cinayetlerinin, toplumu kaosa, iç çatışmaya sürükleyerek ülkeyi yönetilemez hale getirip, askeri darbeye zemin hazırlamak ve yönetimi ele geçirmek amacıyla işlendiği belirtilmişti.
Davayı damadı anlattı
Evrenin GATAdaki odasında, Adliye önünden canlı yayın yapan kanalları takip ettiği öğrenildi. Kenan Evrene duruşmayla ilgili bilgileri de damadı Erkan Gürvit verdi. Gürvit duruşmanın ilk bölümüne katıldı. Gürvitin daha sonra GATAya giderek, duruşma salonunda yaşananlarla ilgili Kenan Evrene bilgi verdiği belirtildi.
SOSYAL MEDYADA GüNüN KONUSU OLDU
Kırık değil darbedir o
Tarihi dava sosyal medyada da büyük ilgi gördü. İşte twitterdan bazı mesajlar:
- 17 yaşındaki Erdal Erenin yaşını büyütüp asan Kenan Evren ve Tahsin Şahinkayanın yaşlarını küçültüp öyle mi yargılasak? Nasıl olur?
- 104 yaşındaki Berfo ana ambulansla gelsin, Kenan Evren kolu kırıldı diye gelmesin. Siz hala adalete inanıyor musunuz?
- Kenan Evrenin kolu kırılmış. Kırık değildir darbedir o, kırık olsa duramaz.
- Kenan Evreni altın kafese koymuşlar, ille de darbe demiş.
- Kenan Evren kafes içerisinde getirilsin.
- Kenan Evren Ankara Gatada, Tahsin Şahinkaya İstanbul Gatada ter (!) döküyor. Kavun-karpuz yata yata, darbeciler paşa paşa.
- Evren yargılanıyor. İlginç, yargılanacağı binaya gidebilmek için önce Kenan Evren Bulvarından sonra Kenan Evren Caddesinden geçmeniz gerek!
- Kenan Evrene Ajdar dinletilsin deniliyor. Bildiğim kadarıyla bu ülkede idam kaldırılmadı mı?
Önceki ve Sonraki Haberler
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.