Unutulmaz zaferlerin tarihe kazındığı ay Ağustos
Ağustos, Türk milletinin geleceğini şekillendiren birçok önemli zaferin kazanıldığı bir ay... Kazanılan bu zaferler sadece Türk tarihini değil dünya tarihini de derinden etkiledi. Tarihçi Prof. Dr. Salim Gökçen ile Ağustos ayını yazdı...
Gazete Güncel- İçinde bulunduğumuz Ağustos ayı, Türk milleti açısından büyük önem taşıyan zaferlerin kazanıldığı bir ay olarak dikkat çekiyor. Bu zaferler sadece Türk tarihini değil dünya tarihini de derinden etkilemesiyle önem arz ediyor. Anadolu'nun kapılarının ardına kadar açıldığı Malazgirt zaferi Ağustos ayında kazanıldı. Türk milletinin, emperyalistler tarafından tarih sahnesinden silinmek istendiği Kurtuluş Savaşı döneminde kazanılan ve Anadolu'nın sonsuza kadar Türk milletinin vatanı olduğunun tescili niteliği taşıyan Büyük Taarruz da Ağustos aynında tarihe altın harflerle yazıldı. Sakarya Meydan Muharebesi, Kıbrıs'ın fethi, Mohaç Zaferi ve Belgrad'ın fethi Ağustos ayı içerisinde gerçekleşti.
Milli mücadelenin yol haritasının çizildiği Erzurum Kongresi de bu ay içerisinde düzenlendi. Ağustos ayının Türk tarihi açısından önemini, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Salim Gökçen ile konuştuk. Gökçen, "Ağustos ayı öylesine bir aydır ki, neredeyse içindeki her bir günde zaferlerle dolu tarihimiz gömülüdür. Ağustos aylarında kazanılan zaferlerden ikisi fazlası ile ön plâna çıkmaktadır. Bunlardan ilki Malazgirt Zaferi... Selçuklu Hakanı Sultan Alparslan'ın Bizans İmparatoru Romen Diyojen'e karşı 26 Ağustos 1071 tarihinde kazandığı ve Türlere Anadolu'yu vatan yapmasının önünü açan zaferdir. Diğeri bundan 851 yıl sonra Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Anadolu'yu işgalden kurtararak düşmanlardan temizleyen ve Anadolu'nun ebediyen Türk Yurdu olarak kalmasını temin eden 1922'deki 30 Ağustos zaferidir" değerlendirmesini yaptı.
Prof. Dr. Salim Gökçen
ANADOLU TÜRK YURDU OLDU
26 Ağustos 1071'de Muş'ta bulunan Malazgirt Ovası'nda Selçuklu Sultanı Alparslan ve Doğu Roma İmparatoru Romen Diyojen karşı karşıya geldi. Diyojen'in 200 bin kişilik ordusuna karşı, Alparslan'ın 50 bin kişilik ordusu vardı. Diyojen, Sultan Alparslan'ın uyguladığı hilal taktiği karşısında daha fazla duramayarak, ağır kayıplar alan ordusunu geri çekmek zorunda kaldı. Darbe aldıkça zayıflayan Roma ordusu, gruplar halinde savaş meydanını terk etmeye başladı. Bunun üzerine Diyojen, daha fazla dayanamayıp yenilgiyi kabul etti ve askerleriyle birlikte yaralı vaziyette esir alındı. Bu zaferle birlikte Türklere Anadolu'nun kapıları açılmış oldu.
22 GÜN SONRA GELEN ZAFER
Emperyalizmin ileri karakolu olarak Türklere karşı vekalet savaşı yürüten Yunan Ordusu ile Türk ordusunun Sakarya boylarında yaptığı meydan savaşı olan Sakarya Meydan Muharebesi 23 Ağustos 1921'de başladı. Ve şanlı bir zaferle sonuçlandı.
EMPERYALİZME AĞIR TOKAT
Sakarya Savaşının akabinde, Büyük Taarruz'la düşmanı tamamen yok etmek için hazırlıklar başladı ve 1922 yılı Ağustos ayına kadar sürdü. Gazi Mustafa Kemal'in başkomutanlığını yaptığı ordu, 26 Ağustos 1922'de düşmana saldırdı. 30 Ağustos'a kadar çembere alınan düşman kuvvetleri, Dumlupınar'da aldığı darbe sonucu kaçmaya başladı.Bunun üzerine Mustafa Kemal Paşa, "Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri!" emrini verdi. Böylelikle, Yunan ordusu İzmir'e kadar takip edildi ve 9 Eylül 1922 tarihinde ise İzmir'den çıkarıldı.
KIBRIS FETHEDİLDİ
Ağustos ayında etkileri bugün dahi hissedilen birçok zafer de elde edildi. Ağustos ayı içerisinde Macarların elinde olan Belgrad, 1521 yılında fethedildi. Bu fetihten 5 yıl sonra 29 Ağustos 1526'da Mohaç meydan muharebesi, haçlı ordusuna karşı kesin bir üstünlükle kazanıldı. Venediklilerin elindeki Doğu Akdeniz'in en büyük adası olan Kıbrıs, 1 Ağustos 1571 tarihinde, 2. Selim döneminde fethedildi. Öte yandan Kurtuluş Mücadelesi'nde izlenen çizgide önemli ölçüde belirleyici olan Erzurum Kongresi de 23 Temmuz- 7 Ağustos tarihlerinde yapıldı.
MALAZGİRT VE 30 AĞUSTOS
Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Salim Gökçen: "Ağustos ayı zaman içinde Türk'ün bayramı olmuştur. Ağustos ayı öylesine bir aydır ki, neredeyse içindeki her bir günde zaferlerle dolu tarihimiz saklıdır. Ağustos aylarında kazanılan zaferlerden ikisi fazlası ile ön plâna çıkmaktadır. Bunlardan ilki Malazgirt Zaferidir. Selçuklu Hakanı Sultan Alparslan'ın Bizans İmparatoru Romen Diyojen'e karşı 26 Ağustos 1071 tarihinde kazandığı ve Türlere Anadolu'yu vatan yapmasının önünü açan zaferdir. Diğeri bundan 851 yıl sonra Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Anadolu'yu işgalden kurtararak düşmanlardan temizleyen ve Anadolu'nun ebediyen Türk Yurdu olarak kalmasını temin eden 1922'deki 30 Ağustos zaferidir.
DÜNYA TARİHİ DEĞİŞTİ
Malazgirt Zaferi hem Dünya Tarihi hem de İslam Tarihi açısından çok önemli sonuçlar doğurmuştur. Dünya tarihinin seyri bu zaferle yön değiştirmiş, İstanbul'un fethine kadar giden sürecin önü açılmıştır. Aynı zamanda İslam tarihi açısından da çok önemli açılımları birlikte getirmiş, büyük değişimler yaşanmış ve Anadolu'daki Grek-Ortodoks kültürünün yerini Türk-İslam medeniyeti almıştır.
TOPÇU BİRLİKLERİ SESSİZLİĞİ BIÇAK GİBİ KESTİ
26 Ağustos 1922 Türk tarihi açısından son derece önemli bir günü ifade eder. Çünkü bu tarih Türklerin Anadolu'daki son bağımsız günü olabilirdi. Mustafa Kemal de bunun bilincindeydi. Devlet, 1911'den beri tam 11 yıldır savaşlarda idi ve tükenmek üzereydi. Tek atımlık barutu kalmıştı. 1921'de Sakarya Savaşı kazanılmıştı fakat ordunun önemli bir kısmı yok olmuştu. Bu nedenle düşmanı tek vuruşla imha etmek ve Anadolu'dan atmak gerekiyordu. 26 Ağustos 1922 günü saat 05:30'da Türk topları sessizliği bıçak gibi kesti.
YUNAN ORDUSU İMHA EDİLDİ
Ağustos ayının 30'uncu günü, Yunan ordusu imha edildi ve kaçmaya başladı. Fakat ordunun geri çekilip mesafeyi açmaması gerekiyordu. Bu nedenle Mustafa Kemal o tarihi emrini verdi. 'Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri!' Ağustosun 30. günü kovalamaca başladı. İzmir'e 400 km vardı, ordu yorgundu ama emir kesindi. Önce Uşak'a gelindi akabinde Yunan ordusu komutanı Trikopis 2 Eylül'de esir alındı. Mustafa Kemal de orduyu takip ediyordu. Türk ordusu 400 kilometrelik hattı dokuz günde geçerek Harp tarihi açısından emsali görülmemiş bir iş yaptı. 2 Eylül'de Eskişehir'i, 6 Eylül'de Balıkesir ve Bilecik'i, 7 Eylül'de Aydın'ı, 8 Eylül'de Manisa'yı geri aldı ve 9 Eylül'de İzmir'de Yunanı denize döktü."
HARUN SEKMEN/ Sabah
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.