Üzerine alanlar ortalığa düştü!
Geçen hafta bir köşe yazısı yazdım. "Erzurum'un sahte danışmaları ve aracıları" Yazım oldukça ses getirdi. Hatta, olayın baş aktörünün yandaşları bile harekete geçti. Gerçi aktörün kendi yandaşları olduğunu bilselerdi, belki es geçerlerdi. Tabi aslında ben, yazdığım köşe yazısında isim belirtmedim. Gördüklerimi, duydukları mı yazdım. Yazım o kadar etkili oldu ki, ilk kez Erzurum Emniyet Müdürlüğü Basın Bürosundan bir memur arkadaş bile açıp, olayın aktörlerini öğrenmek istedi. İl Emniyet Müdürüne bilgi verecekmiş... Hatta, benim söylememe gerek duymadan baş aktörün ve diğer aktörlerin ismini kendisi sıraladı. Yani aslında bu isimleri herkes biliyor. Sanırım sadece bilmeyen Bakan, Bakan Yardımcıları, Müsteşar, Genel Müdür, Vali, Büyükşehir Belediye Başkanı ve Emniyet Müdürü. Aslında, Erzurum Cumhuriyet Savcılığına bir sorsalar bu isimleri tek tek öğrenirler. Aslında biliyorlar da, ama bilmemezlikten geliyorlar. Ha bu arada, ben isim vermediğim halde olayın baş aktörü, Halk Bankası işini üzerine almış. Sağı solu aramış. İlgisi olmayan insanları taciz ve tehdit etmiş, "Senin haberin vardı. Sen söylemişsin Recep Kapucu'ya. Seni de, Recep Kapucu'ya mahkemeye vereceğim." Daha neler neler, yani adamın yüzü bir türlü kızarmıyor. Kızarmadığı gibi bir de tehdit ettiği kişilere itiraf ediyor. "SENİN HABERİN VARDI"... Allah'a bin şükür olsun ki, iftiradan, şantajdan ve tehditten bugüne kadar Polis tarafından gözaltına alınmadım, günlerce sorgulanmadım, savcıya ifade vermedim ve hakim karşısına çıkmadım. Allah o günü de göstermesin. ***İŞTE GEÇEN HAFTA ÇOK SES GETİREN VE AKTÖRLERİNİ RAHATSIZ EDEN O YAZI...*** Erzurum'un sahte danışmaları ve aracıları Erzurum'da sahte danışmanlar ve aracılar cirit atıyor. Gerçi gecen günlerde sözde bir gazeteci İç İşleri Bakanı Efkan Ala'nın ismini kullandığı, çıkar sağladığı gerekçesiyle yakalandı. Sözde gazeteci T.S, iş adamlarından tutunda, bakanlık personeline kadar onlarca kişiden çıkar temin ettiği iddiasıyla tutuklandı ve ceza evine konuldu. Aynı günlerde, bir sahte danışman da bize denk geldi. Büyükşehir Belediyesinine bağlı bir şirkette çalışan bir şahsiyet, Erzurum milletvekillerinden birinin adını kullandı ve şahsıma yakalandı. Yani anlayacağınız, Erzurum'da sahte danışmandan ve aracıdan geçilmiyor. Bakanın, Milletvekilinin, Müsteşarın, Genel Müdürün, Belediye Başkanlarının ve Valinin yanında görüntü verenlerin bir kısmı kendisini danışman ilan ediyor, ya da iş bitiren. Erzurum'da kısacası herkes birinin adına ya danışmanlık yapıyor, ya da aracılık. Dün bir dostum anlattı. Gerçi yazmamam için çokta ısrar etti ama, ne yapayım dayanamadım ve sizlerle paylaşmak istedim. Tabi tamamını değil. Gerçi bu şahsiyeti herkes iyi tanıyor. Her şeyi yapar. Yüzü bir türlü kızarmaz. Hiç bir iş yapmaz, ama sözde gazetecilerin başını çeker. Bakanın, Milletvekilinin, Müsteşarın, Genel Müdürün , Valinin , Büyükşehir Belediye başkanın yanında sık sık poz verir. Hatta çete üyeliğinden hapis cezası aldıktan sonra, medyada ve sosyal medyada bu sözde gazetecinin sıkca fotolarını görmeye başladık. Hemde yukarıda belirttiğim önemli şahsiyetlerle birlikte. Hatta, dün Valimiz Dr. Ahmet Altıparmak'ın basın toplantısında yine ön plandaydı. Tabi ben bu yüzsüze söyleyecek laf bulamıyorum. Lafım, bu çete üyesine randevu verenlere ve davet edenlere. Geleyim bu yüzsüzün son işine. Bu yüzsüz, şimdi de Halk Bankası genel müdürü hemşehrimiz ve yanı zamanda Milletvekili Zehre Taşkesenlioğlu'nun kardeşi Ali Fuat Taşkesenlioğlu'nu pazarlıyor. Hatta herkesin yakından tanıdığı bir meslektaşımızdan bile yüzü kızarmadan para isteme cesaretini bulmuş. "5 bin lira ver Ankara'ya göndereyim....İşini hal edeyim...."
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.