Yıldız isme beklenmedik tepki! "Fenerbahçe'nin değil sahanın en kötüsüydü"
Süper Lig'de heyecan 12. hafta karşılaşmaları ile sürüyor. 12. haftanın dikkat çeken mücadelesinde Fenerbahçe deplasmanda karşılaştığı İstanbulspor'u 5-2 mağlup etmeyi başarırken, mücadelenin ardından spor yazarları dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu
Erzurum Güncel- Süper Lig'in 12. haftasının dikkat çeken mücadelesinde Fenerbahçe deplasmanda İstanbulspor'a konuk oldu. Karşılaşma Sarı-Lacivertliler'in 5-2'lik üstünlüğü ile sonuçlanırken, Sarı-lacivertlilerde Michy Batshuayi hat-trick yaptı.
Alınan bu skor sonrası ünlü spor yazarları karşılaşmaya dair dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu.
İŞTE İSTANBULSPOR-FENERBAHÇE MAÇINA DAİR YAZILAR:
FUTBOLUN YENİ SIRRI: TAKTİKSEL MANİPÜLASYON (Uğur Meleke / Hürriyet)
Jesus’un F.Bahçe’si Spaletti’nin Napoli’si gibi. Futbol artık hatlar arası boşlukları bulmakla ilgili bir konu değil. Çünkü herkes doğru duruyor, bütüncül hareket ediyor, kısa mesafede oynuyor ve kimse bloklar arası kolay boşluk bırakmıyor. “Futbol artık oyuncular arasında boşluk bulmakla ilgili” diyor Spalletti.
Oyuncular arası boşluk bulabilmek için de bir rakibinizi manipüle etmeli, alanını terk etmeye zorlamalısınız. Jesus’un Fenerbahçe’sinin sırrı da Spalletti’nin Napoli’siyle benzer. Geride pasla da, önde hücum presle de bir-iki rakibi manipüle ediyor ve alanını terk etmesini-hata yapmasını sağlıyorlar. Dün de pozisyonları ve golleri böyle buldular.
JESUS KARŞI HAMLE YAPMALI
Ancak Jesus’un özellikle Avrupa’da şunu unutmaması gerek: Rakipleriniz de artık sizin ofsayt taktiğinizi manipüle ediyor, bir oyuncunuzu kandırarak hattı bozmayı başarıyorlar. Perşembe Rennes, dün İstanbulspor ikişer örneğini izlettiler bunun. Jorge Jesus’tan bu konuda bir karşı hamle gelmesi gerekiyor artık.
TIPKI BiR KUŞ SÜRÜSÜ GiBi
İstanbulspor, Süper Lig’in en zayıf kadrosuna sahip olmasına rağmen iyi antrene edilen bir takım. Bloklar arası kolay boşluk vermiyorlar, bir kuş sürüsü nizamında hareket ediyorlar.
Dün Fenerbahçe’nin yüksek savunma hattının arkasına Jetmir Topalli’nin doğru koşularıyla sarktılar, pozisyonlar buldular. Eğer İbrahim Yılmaz biraz daha dikkatli olsa, basit ofsaytlara düşmese takımı bir-iki net pozisyon daha bulabilirdi.
NEFES ALDIRMADILAR (Mehmet Demirkol / Fanatik)
Fenerbahçe yine bir İstanbul takımı karşısında savunma kodlarından bir süre de olsa uzaklaştı. Ümraniye ve Karagümrük’ten sonra dün 2. yarıda takım boyunu ayarlamak konusunda zaman zaman zorluk çektiler. Szalai’nin 47’de yaptığı hatayla gelen gole kadar aslında savunma planı hiç de fena işlemiyordu.
Avantaja bırakılanlar dahil 6 kez rakibi ofsayta düşürmüş ve isabetli şut imkanı tanımamışlardı. Bundan sonra iş biraz değişti. 2. golde çizgiyi ve derinliği ayarlayamadılar, uzun süredir görülmemiş şekilde yakalandılar.
2 metre geriden çıkan Topalli’nin golü Jesus’u fazlasıyla sinirlendirmiş olmalı. Tabii bunda 1 dakika önce ikisi savunma ve orta sahadan olmak üzere yapılan 3 değişikliğin tam yerleşememesi de sebep.
BOLCA TOP KAPTILAR
Jesus bunu seyretmedi. Crespo oyun girdi ve o baskı/savunma kodları hemen hatırlandı. İlk 45 dakika boyunca iyi işleyen oyun bu kez bir üst seviyeye çıktı. Arao-Crespo bağlantısı etrafını da zenginleştiren bir kaynak ve aynı zamanda herkesin mesafesini ayarladığı bir çapa rolü görüyor.
Bu 3’lü de çok daha iyi çalışsa da 4’lüde orta saha merkezine bir ekstra oyuncu katılması demek. Ki İstanbulspor seviyesinde bir takım geriden pasla oynamaya çalıştığında bolca top kapan bir oyuna dönüşüyor. Perşembe Rennes maçından 2 gün sonra, skor 3-2’ye gelmesine rağmen hiç endişe duymadan vites artırabilmek ve rakibe nefes aldırmamak da övgüyü hak ediyor.
KULAKLARI ÇINLASIN (ERMAN TOROĞLU / FOTOMAÇ)
Burada ana fikir Attila Szalai. Sadece Fenerbahçe'nin değil sahanın en kötü ismi. Senin kalecinin üstüne zaten zaman zaman seyirci biniyor. Teknik adamın yapmayın bu kaleciye diyor. Kaleciyi kazanmamız lazım, bize lazım diyor.
Szalai de diyor ki ben kaleciye topu atayım her pozisyonda kaleci nasıl olsa 3-4 tanesini dağlara taşlara yapar ben kurtarırım diyor.
Bütün ana fikir Szalai. Ne oluyor, o yapınca Serdar Aziz de yapıyor. 3-2 olunca kenardan fırçayı yediler. Senin takımın baskıyla oynayan bir takım. Szalai zaten ağır bir adam. Öyle rakibi kaçırıp da yakalayacak bir adam değil. Yarın bir gün karşına çabuk bir adam gelirse kırmızı kart görürsün. Serdar Aziz de aynı tarz oyuncu.
Bunlar kırmızı kartlık oyuncular. Bugün kaleciye kaç tane top attınız, Altay atılsa ne olacaktı. Senin kalecinin iki ayağı da iyi olur, oyun görüşü çok iyi olur atarsın. Henüz Altay daha üstüne koyamadı hatta geri gitti biraz. Bu kafa yapısıyla Fenerbahçe'ye çok rahat gol atılır. Batshuayi iyi topçu değil diyen Beşiktaşlıların kulakları çınlasın. Adamın ne yaptığını görüyorsunuz.
22 MAÇ 56 GOL (SERDAR ALİ ÇELİKLER / HABERTÜRK)
Skor 2-0 idi ve rakip çok zayıftı. Çok stresli bir maçtan çıkılmış bir başka stresli maça gidilecekti. Rölantiyi, idare ederek oynamayı anlıyorum, o esnada bir de Attila'nın bireysel pas hatasına Altay'ın ayağının kayma şanssızlığı eklenince durup dururken oyun 2-1'e geldi. Batshuayi anında cevap verdi ve durum 3-1 oldu.
JJ de zaten planladığı 3 oyuncu değişikliğini yaptı. Ancak kabul edemediğim ve anlayamadığım bir şey oldu takım boyu 30 metrelerden 50 metrelere genişledi ve savunma arkasına sarkma sağlandı. Bu kez Altay da engel olamayınca skor tekrar bir farka indi.
Durup dururken stres. İstanbulspor'un biraz gücü olsa 3-3 olurdu müsabaka. Ama maç sonu tabelada 5-2 yazıyor. JJ muhakkak benim tespit ettiğim hatayı tespit etmiştir. Takım boyunun uzaması, yani öndekilerin orta alama, orta alandakilerin de savunmaya yanaşıp alanı daraltmamaları büyük sorun oluşturur. Yorgunluğun ve "nasıl olsa kazandık" düşüncesinin bir anlık sonucudur diyelim.
İYİ UYKULAR! (EMRE BOL / FOTOMAÇ)
İstanbulsporlu dostlar kusura bakmasın ama takımın kadro kalitesi gerçekten çok düşük. 14 kişiyle sahada olsalar maçın sonucu değişmezdi. İlk yarıda 0.04 gol beklentisi ve en düşük pas yaptıkları maçı oynamışlar. 0.04 gol beklentisi futbol sahalarında pek az görebildiğimiz bir istatistik!
Szalai ve Altay'ın zincirleme hataları olmasa inanın bu istatistik çok farklı noktalara gelebilirdi. Jorge Jesus kazandıkça hepimiz sistem hatalarını görmezden geliyoruz. Bunun ne kadar doğru olduğu tartışılır. Sezon başından bu yana neredeyse her takımı "ofsayt manyağı" yapıyor.
Lakin bu taktiğe kimse karşılık veremiyor. Anlayacağınız hala uyanan yok! Aman boşverin uyanmasınlar, hepsine iyi uykular! Fenerbahçe ilk 11'de 5 yerli oyuncuyla sahaya çıktı. Federasyonun yapabileceği herhangi bir, "kontenjan" değişikliğine en hazır takım durumunda…
Düşünsenize; İsmail Yüksek, Arda ve Serdar Dursun'la başlasa oyuna neredeyse 11 yerli oyuncuyla sahaya çıkacak. Bu çok değerli bir şey. Artık Altay'a yediği hatalı goller dolayısıyla pek kızamıyorum.
Bunun nedeni aslında Jesus'un çılgın sistemi. Bu öyle bir sistem ki; golcüleri uçuruyor, kaleciyi ise rezil ediyor. Ama sonuç galibiyet olduğunda kimse sesini çıkarmıyor! Batshuayi'yi beğenmeyip yeniden çalışmayı düşünmeyen Beşiktaş yönetimine teşekkür etmek gerek.
MYNET
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.