
Ermeniler gözü Erzurum'da!
Sanasaryan Vakfı tarafından 2012 yılında açılan dava ile Erzurum’dan mülkiyet isteyen Ermenilerin talepleri düzenlenen panelde masaya yatırıldı. Ermeniler, Erzurum Kongre Binası başta olmak üzere bazı mal varlıklarını istedi.
Gazete Güncel- Atatürk Üniversitesi ev sahipliğinde, Ankara Üniversitesi ve Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) iş birliğiyle “Sanasaryan Koleji ve Sanasaryan Vakfı Davası: Ermenilerin Erzurum’a Yönelik Talepleri” konulu panel gerçekleştirildi. Panelin moderatörlüğünü Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Uzmanı, AVİM Kıdemli Analistlerinden Dr. Teoman Ertuğrul Turun üstlendi. Ankara Hacı Bayram Veli üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevgi Gül Akyılmaz ve Çankırı Karatekin Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Cem Karakılıç ise konuşmacı olarak katıldı.
Sanasaryan Vakfı Davaları kapsamında Ermeniler Cumhuriyetin temellerinin atıldığı, Erzurum Kongresi’nin toplandığı bina olan Sanasaryan Koleji’nin iadesi için mahkemeye başvurdu. Kongre Binası ve koleje ait olan 11 tarla, 1 çiftlik ve 1 tane de bahçeli evle ilgili 2012 yılında dava açıldı. 2014 yılında ise davanın geri çekildiğini kaydeden Ankara Hacı Bayram Veli üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevgi Gül Akyılmaz, “Davadan feragat edilmediği için yeniden mahkeme yoluna gidilmesi mümkün” dedi. Erzurum’un ise Ermenistan’da hak iddia ettiği, davacı olduğu herhangi bir mülkiyet yapısının bulunmadığına dikkat çeken Akyılmaz, “Bunun önünde hukuki bir engel yok, bizlerde süreç başlatabiliriz” diye konuştu.
Tarihe ışık tuttular
Panelin açılış konuşmasını yapan Üniversitesi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Mevlüt Yüksel, bu tür bilimsel etkinliklerin tarihsel gerçekliklerin anlaşılması açısından taşıdığı önemi vurguladı. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Kafkas Dilleri ve Kültürleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Birsen Karaca ise Ermeni vakıflarına ilişkin yürütülen davaların yalnızca hukuki boyutta değil, siyasi bir arka plana da sahip olduğunu ifade etti.
Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, “Bu gibi davalar yalnızca vakıf ya da mülkiyet hukuku çerçevesinde değil, aynı zamanda Türkiye’nin egemenliğini ilgilendiren çok daha geniş bir perspektifte ele alınmalıdır” dedi. Rektör Hacımüftüoğlu, ilerleyen süreçte daha kapsamlı programlar ile bu konuyu ele alacaklarını belirtti.
Çankırı Karatekin Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Cem Karakılıç ise Sanasaryan Koleji’nin kuruluşundan, kapatılmasına kadar olan süreci aktardı.
Ermenilerin Erzurum’dan talepleri
Ermenilerin Erzurum’dan istediği mülkiyet iddialarını paylaşan Prof. Dr. Akyılmaz, “Mülkiyet davalarının çeşitli boyutları var. Mülkiyet iddiaları ortaya çıkıncaya kadar Ermeni çevreleri soykırım iddiaları üzerinden ilerlemeye çalıştılar. Fakat bunun kabul edilmesi soykırımla ilgili düzenlemelere uygu olmadığı için sonuç alamayacaklarını görünce hukuken sonuç alacakları alanlara yöneldiler. Bunların başında da mülkiyet iddiaları geliyor. Mülkiyet iddiaları dediğimizde de bunun çeşitli boyutları var. Birincisi Emval-i Metruke. Bu kapsamda tazminat ve talepleri var. İkinci boyutu ise bir takım kutsal yerler. Kiliseler, manastırlar, bunlara ait taşınmazların iadesi ya da tazminat ödenmesi. Üçüncüsü ise bir takım Ermeni Vakıflarının mal varlıklarının iadesi.
Sanasaryan Mektebi’nin binası vakfa ait bir taşınmaz değil. Fakat vakıf davası içinde olmasa da Sanasaryan Mektebi yani Erzurum Kongre Binası ve bu mektebe ait olan birtakım taşınmazlarla ilgili 2012 yılında bir dava açıldı. Bu kapsamda Erzurum ili sınırları içerisinde 11 tane tarla, 1 tane büyük çiftlik ve 1 tane de bahçeli evle ilgili talepler var. Elde ettiğim bilgilere göre mülkiyeti istenen çiftlik Ilıca’ya bağlı Ağveren köyünde bulunuyor. Belgelerden anlaşıldığına göre burada iflas eden bir kişiden alınan muazzam bir tarla ve müştemilat var. Fakat daha sonra 2014’te o dönemki patrik olan Aram Ateşyan’ın devletle birtakım görüşmeler yaptığı iddia ediliyor. Tibrevank Vakfı davasında malların iadesi karşılığında 2014 yılında bu davadan vazgeçildiği belirtiliyor” diye konuştu.
Yeniden dava açılması mümkün
2012’de açılan davada feragat edilmediği için yeniden mahkeme yolunun açık olduğu bilgisini paylaşan Prof. Dr. Akyılmaz, “Biz çalışırken birtakım bilgilere ulaşmakta zorluk çekiyoruz. Bu konuda herhangi bir yardım alamıyoruz. Ne yazık ki bu bilgileri AGOS Gazetesi’nden veya yurtdışındaki Ermeni kaynaklarından edinebiliyoruz. AGOS Gazetesinde davadan vazgeçildiği söyleniyor. Ancak hukuken 2 şey söz konusu olabilir. Birincisi davayı geri alırsınız, ikincisi de davadan feragat edersiniz. Davadan feragat edilirse bir daha o konuda hiçbir şekilde dava açmak mümkün değil. Ama dava davayı geri almışsanız tekrar aynı konuda istediğiniz zaman dava açabilirsiniz. Erzurum’da istenen mülkiyet davalarından feragat edilmemiş geri adım atılmış. Dolayısıyla Erzurum’da ki bu taşınmazlarla ilgili Erzurum Kongre Binası da dahil olmak üzere yeniden herhangi bir zamanda dava açılması mümkün” ifadelerini kullandı.
Panelin sonunda sunumlarıyla katkı sunan panelistlere günün anısına teşekkür belgeleri takdim edildi. Panelin düzenlenmesinde gösterdikleri özveri nedeniyle Prof. Dr. Birsen Karaca ve Doç. Dr. Mevlüt Yüksel’e de ayrıca teşekkür belgeleri sunuldu. Takdimleri Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu gerçekleştirdi.
Pusula
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.