Erzurum Valisini kim yönlendiriyor
Erzurum’un yeni Valisi Sebahattin Öztürk’te eskilerine uydu. Erzurum basını ile arasına duvarlar ördü. O da VHA’la çalışıyor. Üstat gazeteci Kadir Sabuncuoğlu, “Birileri gazetecilere 'ayıp' ediyor” başlığını attı köşe yazısın
Bir yönetici; hele de Sebahattin Öztürk gibi vatandaşa mesafeli durmayan, sorunları saklamak yerine sorunların üstüne gidebilen, çalışkan, samimi ve demokrat bir vali neden çalışmaları sırasında basına uzak durur? Bugüne kadar bir çok yöneticinin aklına dahi gelmeyen bir iş yaptı: Yanına ilgilileri alıp Mahallebaşı'na giderek, orada kendilerini ötekileşmiş hisseden vatandaşlarla içiçe oldu. üstelik bu ziyareti daha anlamlı kılmak adına da, Mahallebaşı'nda kamu kurumlarının şube açmaları için, eylem planı sunuyor. Fakat bütün bu olaylar olup biterken orada gazeteci yoktu. Çünkü bu ziyaret basına haber verilmemişti. Sadece valilikteki resmi görevli arkadaşın çektiği bir iki kare fotoğraf basına servis edildi. Buna rağmen o ziyaret, bir çok gazetede manşetten haber olarak verildi. Sebebi de, ziyaretin çok anlamlı olması ve somut bir adım atılmasıydı. Yani basın Vali Öztürk'ü alkışladı. Basın iyi de yaptı; zira atılan bu adım alkışa değerdi... Birkaç gün önce Kanal 25'teki "Farklı Yorum" programında sevgili Sinan'la sohbetimizde de değinmiştik. Her ne kadar bu gelişme biz Erzurumlular için bir ayıp ve utanç sebebi olsa da, devletin nihayet Mahallebaşı'nı fark etmiş olmasından ötürü hayli sevindik. Ne hazin bir durumdur…... Kötü niyetli olmasak bile, Mahallebaşı'na on yılı aşkın süreden beri hep şaşı baktık. Başka ülkenin sınırları içindeki bir yer gibi gördük. Sanki bize düşman insanların yaşadığı bir muhitti, sanki veba salgını vardı… Herkesin kaçtığı ve yerel yönetimin adeta tecrit ettiği Mahallebaşı'nı, Erzurum'a henüz atanmış bir vali bulup çıkarıyor ortaya... Bu sonuç, hepimiz için aslında utanma sebebidir. Fakat kimse (yerel yöneticiler) rahatsız olmadığı gibi, ders de çıkarmadı. Dün de Gazete Güncel'de Kadir Sabuncuoğlu yazmıştı. O da haklı olarak basının bu ziyaretin dışında tutulmasına, akıcı bir üslupla dokunduruyordu. Gerçi polemik malzemesi olsun diye yazmıyorum ama usta gazeteci Sabuncuoğlu, yazısında mahalli basına toptancı bir bakış getirmiş ve "Tek kalemden çıkan, görüntüsü olmayan bu haberler belki mahalli basının işine yaradı. Ama ulusal basın, gönderilen bu malzemelerin tek satırını bile kullanmadı" demiş. Oysa Kadir Bey bilir ki, bu şehirde birileri haber yapar, diğerleri de nal toplar. Neyse... Bu çok önemli değildi. Önemli olan teşhisti ve yapılan eleştirinin doğru olmasıydı. Biz de aynı görüşteyiz... Neden basın valilikten uzak tutulmak isteniyor, neden Vali Öztürk de önceki son iki valinin izlediği yolu izlemeye başladı? Tamam; Sami Bulut'u anlıyorduk; adam çamlıkta halvet olurken, ya da Çoruh kenarında çok "özel geceler" yaşarken, elbette ki basının yanında olmasını istemezdi. Hoş deli değildi ki, basını beraberinde götürsün. Her ne kadar ecelden kaçışın olmadığı gibi, Sami Bey için de mukadder son değişmeyecekti, ama yine de basın ona ayak bağı ve çıban olacaktı. Sami Bey'den önceki Vali Güvenç de benzer bir anlayıştaydı. Hikmetinden sual olunmaz, Güvenç de hiç hazzetmezdi Erzurum basınını! Halbuki Erzurum basını olup bitenlere ayna tutmakla yetiniyor. Ne olmayan soygunları olmuş gibi gösteriyor, ne de çamlık olayını bir yerlerinden uydurup yazdı. Bakmayın siz Sabuncuoğlu'nun, küçümseyen bir bakışla takdim etmesine... Şayet mahalli basın olmasaydı, Kadir Bey'in, öve öve bitiremediği o "ulusal basın", bu olaylarla ilgili tek satır haber yapmayacaktı. Önce mahalli basın yazıyor, sonra yaygın medya... Şikayetçi değiliz; bilakis iyi de oluyor. Lakin neyin ne olduğunu da bilmek lazım... Dedim ya, amacımız polemik yapmak değil; yalnızca yeri gelmişken bir çift söz de biz edelim istedik. Neyse… Biz yine konumuza dönelim. Bu, basına mesafe konulması kararı, Vali Bey'in mi tercihidir, yoksa ilgili arkadaşların sorumsuzluğu mu bilmiyoruz. Gördüğümüz şudur ki, birileri fena halde Vali Öztürk'e haksızlık ediyor, O'nu basınla karşı karşıya getirmeye çalışıyor. Tanımasak, bilmesek diyeceğiz ki "derin vilayet" düğmeye bastı! Ama yok böyle bir şey... Yapmayın Vali Bey; şu bir iki ay içerisinde adam gibi bir duruş sergilediniz ve dostdoğru işlere imza attınız. Şayet basınla aranıza yüksek duvarlar örülmesine izin verirseniz tüm emeklerinize yazık olur. Erzurum kaybeder... Bunca yıl sonra bir vali Mahallebaşı diye bir semtimiz olduğunu hatırlattı hepimize, biz bu hatırlatmaların sürmesini ve kamuoyunun da bu olup bitenlerden haberdar olmasını istiyoruz. İzin vermeyin, kimse sizinle basın arasına duvar öremesin...
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.