1. HABERLER

  2. GÜNCEL MEDYA

  3. İsmail Saymaz'ın ifadesi hâlâ alınmadı! Avukatı skandalı açıkladı
İsmail Saymaz'ın ifadesi hâlâ alınmadı! Avukatı skandalı açıkladı

İsmail Saymaz'ın ifadesi hâlâ alınmadı! Avukatı skandalı açıkladı

Gazeteci İsmail Saymaz’ın avukatı Aslı Kazan, Halk TV’de gözaltı süreciyle ilgili açıklamalarda bulundu. Saymaz’ın Gezi soruşturmasının tek şüphelisi olduğunu ve ifadesinin henüz alınmadığını belirtti.

A+A-

Gazete Güncel- Gazeteci İsmail Saymaz’ın avukatı Aslı Kazan, Halk TV’de gözaltı süreciyle ilgili açıklamalarda bulundu. Saymaz’ın Gezi soruşturmasının tek şüphelisi olduğunu ve ifadesinin henüz alınmadığını belirtti. Soruşturma detaylarını Sabah gazetesinden öğrendiklerini kendilerine bilgi verilmediğini söyleyen Kazan, habere göre savunma hazırlamak zorunda kaldıklarını ifade etti.

Halk TV'de İsmail Küçükkaya'nın Yeni Bir Sabah programının konuğu gözaltına alınan Gazeteci İsmail Saymaz'ın avukatı Aslı Kazan oldu.

Aslı Kazan, İsmail Saymaz'ın gözaltı süreci ve soruşturmanın detaylarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Kazan, Saymaz'ın hala ifadesinin alınmadığının altını çizdi.

KazanSaymaz'ın moralinin yüksek olduğunu ve herkese selamlarını ilettiğini belirterek, "İsmail iyi, bir bekleyiş içerisinde. Biz de onunla birlikte bekliyoruz." dedi.

"GEZİ'DEN TEK BAŞINA GÖZALTINA ALINDI"

Kazan, Saymaz'ın gözaltına alınmasının İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik operasyonla eş zamanlı olmasına dikkat çekerek, "İsmail Gezi'den tek başına gözaltına alındı. Bizim bildiğimiz kadarıyla Gezi soruşturma dosyasının tek şüphelisi. Şu anda tek başına tutuluyor." ifadelerini kullandı.

Saymaz'ın dosyasının farklı bir savcıda ve farklı bir büroda olduğunu vurgulayan Kazan, "Dolayısıyla biz İsmail'in bir an önce ifadeye alınmasını bekliyoruz." diye konuştu.

"MANASI YOK"

Kazan, İBB operasyonu kapsamında gözaltı sürelerinin uzatıldığı bilgisinin ailelere verildiğini ancak Saymaz'ın ailesine veya kendilerine böyle bir bilgi verilmediğini belirtti.

"İsmail Saymaz'ın ailesine ya da bizlere böyle bir bilgi verilmedi. Dolayısıyla biz birazdan tekrar savcıyla görüşmeyi deneyeceğiz." diyen Kazan, savcının kendileriyle bilgi paylaşmadığını ve bu durumun temaslarını başarısızlıkla sonuçlandırdığını söyledi.

"HER ŞEYİ SABAH GAZETESİ'NDEN ÖĞRENDİK"

Soruşturmanın detayları hakkında bilgi sahibi olmadıklarını belirten Kazan, "Biz Sabah'ın haberinden İsmail'in kiminle kaç kere telefon görüşmesi yaptığını, nelerle suçlandığını, hangi tweetlerle suçlandığını öğrenmiş olduk." dedi.

Saymaz'ın bu iddialara ilişkin ayrıntılı bir cevap metni yazdırdığını ve bu metnin avukatı tarafından Twitter'da (X) yayınlandığını aktardı.

"ETKİLİ GAZETECİLİK YAPMASINI İSTEMİYORLAR"

Kazan, 12 yıl önce gerçekleşen Gezi olaylarıyla ilgili olarak Saymaz'ın aniden şüpheli konumuna getirilmesini eleştirerek, "12 yıl sonra İsmail'in Gezi dosyasında şüpheli olması bir anda hem nasıl oldu? ... Bunun sebebi, İBB operasyonu sırasında İsmail'in dışarıda etkili gazetecilik yapmasını istemiyorlar." şeklinde konuştu.

Saymaz'ın İBB operasyonu sırasında dışarıda olmasının ve etkin haber yapmasının engellenmek istendiğini savunan Kazan, "İBB operasyonuyla eş zamanlı İsmail Saymaz'a bir Gezi operasyonunun yapılmış olmasının tek bir sebebi vardır: İsmail Saymaz'ın İBB operasyonu sırasında dışarıda etkin haber yapmasını, etkili gazetecilik yapmasını istemediler. O yüzden 12-13 yıl önce gerçekleşmiş Gezi eylemleriyle ilgili İsmail Saymaz'ı gözaltına aldılar. Onu susturmaya çalışıyorlar..." dedi.

"GÖRÜŞMELER GAZETECİLİK FAALİYETİ"

Kazan, Saymaz'ın Gezi olayları sonrasında Osman Kavala, Çiğdem Mater, Ahmet Saymadi ve Can Atalay ile yaptığı görüşmelerin gazetecilik faaliyeti kapsamında olduğunu vurguladı.

Kazan, "Can Atalay'la yaptığı görüşmelerin tamamı gazetecilik faaliyetidir. Can Atalay da İsmail'in hem arkadaşıdır hem de hak savunucusu avukat olarak çok sayıda dosyayı takip ettiği için İsmail Saymaz, Can Atalay'la sıklıkla görüşmektedir." ifadelerini kullandı.

"MUHABİR OLARAK KATILDI"

KazanSaymaz'ın Gezi olaylarına muhabir olarak katıldığını ve aktif olarak gazetecilik yaptığını belirterek, "İsmail, Gezi'ye bir muhabir olarak katılmıştır. Ben Taksim'de oturuyorum, uzun yıllardır İsmail Saymaz'ın aynı zamanda arkadaşıyım. İsmail aktif olarak gazetecilik yapmıştır Gezi sürecinde." dedi.

Kazan, Saymaz'ın gözaltı süresinin uzatılmamasını talep ederek, "Gözaltı süresinin uzatılmamasını istiyoruz, diliyoruz, uzatılmayacağına inanmak istiyoruz. Çünkü 12 yıl önceki Gezi'den toplanacak, karartılacak bir delil bulunması imkansızdır. İsmail'in zaten kaçma şüphesi yoktur." şeklinde konuştu.

Aslı Kazan şunları ifade etti:

İsmail çok iyi, morali çok yüksek. Herkese selamlarını, sevgilerini gönderdi. İsmail iyi, bir bekleyiş içerisinde. Biz de onunla birlikte bekliyoruz. Biliyorsunuz, dün çok sayıda gözaltı yapıldı. Aslında bu gözaltılar, İBB'ye yönelik gözaltılar. Mali Şube tarafından gerçekleştirildi ve bambaşka bir soruşturmanın konusu. İsmail Gezi'den tek başına gözaltına alındı. Bizim bildiğimiz kadarıyla Gezi soruşturma dosyasının tek şüphelisi. Şu anda tek başına tutuluyor. Onun dosyası, İstanbul Adliyesi'nde, farklı bir savcıda, Vatan Emniyet'te, başka bir büroda. Dolayısıyla biz İsmail'in bir an önce ifadeye alınmasını bekliyoruz.

Orada gözaltında bekletilmesinin, gözaltı süresinin uzatılmasının hiçbir manası yok. Benim öğrendiğim kadarıyla bugün İBB operasyonuyla ilgili aramalar yapılmış, gözaltında olanların aileleri aranmış ve gözaltı süresinin uzatıldığı bilgisi verilmiş.

İsmail Saymaz'ın ailesine ya da bizlere böyle bir bilgi verilmedi. Dolayısıyla biz birazdan tekrar savcıyla görüşmeyi deneyeceğiz. Savcıya bizi bir an önce ifadeye alması için baskı kurmaya çalışacağız. Gerçi temaslarımız başarısızlıkla sonuçlanıyor. Savcı Bey bizimle hiçbir bilgi paylaşmıyor. Bizimle, bizimle paylaşılmayan bilgileri de biz Sabah'ın haberinden öğreniyoruz

Dün İsmail Saymaz'la görüşmeye gittiğimizde İsmail elbette dışarıda olanları çok merak ediyordu. Gezi'den alındığını biliyordu, 312 ile suçlandığını biliyordu ama soruşturmanın ayrıntıları hakkında hiçbir bilgiye sahip değildi ve bize bakıyordu, bize soruyordu. Bizde sadece Cumhuriyet Başsavcılığı'nın açıklaması bilgi olarak ve Sabah'ın yaptığı çok detaylı bir haber dışında başka bir bilgi yoktu. Biz Sabah'ın haberinden İsmail'in kiminle kaç kere telefon görüşmesi yaptığını, nelerle suçlandığını, hangi tweetlerle suçlandığını öğrenmiş olduk.

Bunları İsmail'e aktardık. Bunlara ilişkin İsmail Saymaz çok ayrıntılı bir cevap metni yazdırdı bize. Onu da dün Twitter hesabımdan yayınladım. Şimdilik söyleyeceklerim bu kadar. Gözaltı süresinin uzatılmamasını istiyoruz, diliyoruz, uzatılmayacağına inanmak istiyoruz. Çünkü 12 yıl önceki Gezi'den toplanacak, karartılacak bir delil bulunması imkansızdır. İsmail'in zaten kaçma şüphesi yoktur. İBB'ye yönelik Mali Şube operasyonuyla İsmail Saymaz'ın hiçbir ilgisi yoktur. Gezi başka bir dosyadır, başka bir savcıdadır. Dolayısıyla İsmail'in bir an önce sorgulanmasını bekliyoruz bu aşamada.

Yani biz biraz evvel söylediğim gibi bu iddiaları Sabah gazetesinin haberinden öğrendik. Bu konuyla ilgili İsmail'in söyledikleri şunlardı: "Evet, ben Gezi'den sonra bir tarihte Osman Kavala ile bir iki görüşme yaptım. Onun dışında Çiğdem Mater hem annesi gazetecidir hem eşi gazetecidir hem sosyal çevrelerden tanıdığım biridir, arkadaşımdır.

Onunla görüşmelerim var. Ahmet Saymadi zaten İsmail Saymaz'ın arkadaşıdır. Hatta ben İsmail'e dedim ki: "Ahmet'le iki kere konuşmuşsun, küs müydünüz o dönem?" diye sordum. Çünkü çok yakın arkadaşlardır. Bunların Can Atalay'la yaptığı görüşmelerin tamamı gazetecilik faaliyetidir. Can Atalay da İsmail'in hem arkadaşıdır hem de hak savunucusu avukat olarak çok sayıda dosyayı takip ettiği için İsmail Saymaz, Can Atalay'la sıklıkla görüşmektedir. Nitekim en çok görüşmeyi onunla yapmıştır. İsmail, Gezi'ye bir muhabir olarak katılmıştır. Ben Taksim'de oturuyorum, uzun yıllardır İsmail Saymaz'ın aynı zamanda arkadaşıyım. İsmail aktif olarak gazetecilik yapmıştır Gezi sürecinde. Onun dışında başka, işte bir şey yok şimdilik.


Bir de şunu söylemek istiyorum. İsmail gazetecidir. Biz aslında pazartesiden beri adliyede garip bir hareketlilik olduğunun farkındayız. Pazartesi, salı adliyede yani 10 saat mesai yaptık, Terör Büro'nun önünden hiç ayrılmadık. Savcıyla görüştük, bekledik. Bu sırada ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz. Aslında pazartesi itibariyle Gezi soruşturmasının şüphelisi olduğunu biz algıladık, fark ettik.

Bize söylenmedi ama biz bunu anlayabiliyoruz, anladık. İBB operasyonuyla eş zamanlı İsmail Saymaz'a bir Gezi operasyonunun yapılmış olmasının tek bir sebebi vardır: İsmail Saymaz'ın İBB operasyonu sırasında dışarıda etkin haber yapmasını, etkili gazetecilik yapmasını istemediler. O yüzden 12-13 yıl önce gerçekleşmiş Gezi eylemleriyle ilgili İsmail Saymaz'ı gözaltına aldılar. Onu susturmaya çalışıyorlar, bunu da eklemek istiyorum.

12 yıl sonra İsmail'in Gezi dosyasında şüpheli olması bir anda hem nasıl oldu? Yani 12 yıl önce attığı tweetler, 12 yıl önce yaptığı görüşmeler, hepsi zaten kayıt altındayken, hiçbiri gizli değilken, devlet tarafından, adli makamlar tarafından kayıt altında tutulmuşken neden bir anda böyle bir soruşturma açıldı? İsmail neden Gezi dosyasına şüpheli olarak eklendi? Bunun sebebi, İBB operasyonu sırasında İsmail'in dışarıda etkili gazetecilik yapmasını istemiyorlar. Bunu engellemeye çalışıyorlar. Bunun için de İsmail Saymaz'a bir Gezi kılıfı uyduruldu. Onu Mali Şube ekipleri İBB operasyonunda alamayacağına göre önce medyaya şey dediler, çeşitli çamurlar attılar. Hiçbirinin tutmayacağı anlaşıldı, zaten ellerinde hiçbir delil yoktu. 12 yıl önceki HTS kayıtlarından suç uydurdular.

Kaynak:Halk TV Haber Merkezi

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.