1. HABERLER

  2. AFAD/ SAVAŞ

  3. İstanbul sarsıldı, Erzurum hatırladı: Yedisu
İstanbul sarsıldı, Erzurum hatırladı: Yedisu

İstanbul sarsıldı, Erzurum hatırladı: Yedisu

Erzurum’u da yakından ilgilendiren Yedisu segmenti yeniden gündeme geldi. Atatürk Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Erdem Bayrak, “Bir an önce deprem master planı hazırlanmalı” dedi.

A+A-

Gazete Güncel- Önceki gün Marmara Denizi'nde Silivri açıklarında meydana gelen 6,2 büyüklüğünde depremin ardından 24 saatte 266 artçı sarsıntı kayıtlara geçti. Sarsıntının ‘beklenen büyük İstanbul depremi’ olup olmadığı tartışmaları başlarken Türkiye’nin deprem gerçeği de bir kez daha gündeme geldi.

Atatürk Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Erdem Bayrak, İstanbul'da meydana gelen depremin Kuzey Anadolu Fay Zonunun Marmara Denizi içerisindeki segmentinde gerçekleştiğini belirterek, “Bu segmentte en son 1766’da yıkıcı bir deprem olmuştu. 6.2’lik bu sarsıntı sonrası artçıların 2-4 ay sürmesi bekleniyor. Hasarlı binalara girilmemeli, tedbirler hızla gözden geçirilmeli” dedi.

İstanbul Doğu’yu etkilemez

Deprem üretme potansiyeli olan Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun Karlıova’dan başlayıp Marmara’ya kadar uzandığını ifade eden Bayrak, bu sistemin farklı segmentlere sahip olduğunu, İstanbul’daki depremin uzak segmentleri tetiklemesinin mümkün olmadığını belirtti.

Yedisu segmenti: 240 yıldır sessiz

Bayrak, özellikle Erzurum, Bingöl ve Erzincan’ı ilgilendiren yedisu segmentine dikkat çekerek, “Bu segmentte en son 1784’te büyük bir deprem olmuştu. Olası bir depremde büyüklüğün 7.0 ila 7.4 arasında olacağı öngörülüyor. Yedisu’daki bir deprem, başta Bingöl, Erzincan ve Muş olmak üzere Doğu Anadolu’nun birçok kentini şiddetli şekilde etkiler,” ifadelerini kullandı.

‘Depreme dirençli kentler inşa etmeliyiz’

Doç. Dr. Bayrak, depreme hazırlığın, depremler olmadan önce başlanması gereken bir süreç olduğunun altını çizerek şunları söyledi: “Her il için deprem tehlikesi belirlenmeli, zemine uygun yapılaşma sağlanmalı, deprem-yapı-zemin ilişkisi gözetilerek risk azaltma çalışmaları yürütülmelidir. Uygunsuz yapıların kentsel dönüşümle yenilenmesi ve master planların hazırlanması şarttır. Depreme dirençli şehirler ancak böyle mümkün olabilir.”

 “Master plan gecikmemeli”

Bayrak, Erzurum özelinde de uyarılarda bulunarak, ilin jeolojik yapısının analiz edilerek afetlere hazırlık sürecinin hızlandırılması gerektiğini söyledi. Deprem tehlikesine karşı güçlü bir planlama ve sürekli eğitim vurgusu yapan Bayrak, yerel yönetimlerin ve halkın bu sürece birlikte dahil olması gerektiğini dile getirerek, “Burada önemli olan husus her il için deprem tehlikesinin varlığını bilmek ve buna göre hazırlığımız yapmaktır. Depreme hazırlık deprem olmadan önce başlanması gereken ve sürekli geliştirilmesi gereken dinamik bir süreçtir. Büyük depremlerden en az hasarla çıkabilmek için öncelikle risk azaltma çalışmalarının ivedilikle yürütülmesi gerekmektedir. Risk azaltmadan kasıt, depreme dirençli şehirlerin tasarlanmasıdır. Yani ilk olarak deprem tehlikesinin iller bazında ortaya koyulması, deprem anında zemin davranışlarının belirlenmesi ve deprem-zemin-yapı kavramını tamamlayacak zemine uygun yapılaşmanın yapılmasını sağlamaktır. Bunun yanında deprem yönetmeliklerine uygun yapılmamış yapıların veya çok kötü zeminde tekniğine uygun yapılmamış olan yapıların kentsel dönüşümle yenilenmesini sağlamak önemlidir. Deprem master planlarının hazırlanması ve yönetilmesi de depreme dirençli kentler için gereklidir” dedi.

Manolya Bulut/ Pusula

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.