Partilerin aday listeleri bize ne anlatıyor
1 Kasım seçimleri için partiler yeniden kıyasıya bir yarışa girdiler RECEP Akdağ'ın hem ülke genelinde hem de AK Parti içinde ciddi bir karşılığı olduğu, muhalif-muvafık herkesin kabul ettiği bir gerçektir. Dolayısıyla 1 Kasım seçimleri için yeniden liste birde yer alması son derece anlaşılabilir bir gelişmedir. AK Parti listesinde ki yegâne sürpriz Mustafa Ilıcalı'nın liste ikinden aday gösterilmesi oldu. Tamam; Mustafa Ilıcalı bu partinin önemli bir mensubu ve isim yapmış bir akademisyendir. Sürpriz kısmı, "kim aday gösterdi, nasıl oldu" şeklinde bir bakış açısı değil. Sürpriz olan, Mustafa Ilıcalı'nın adının seçimden önce ön plana çıkmamasına rağmen listenin tepesi sayılabilecek bir yerden aday gösterilmesidir. Esasında Ilıcalı, önceki milletvekilliği döneminde yaptığı çalışmalarla iz bırakmış bir isimdir. Yani Erzurum'u en iyi biçimde temsil edebilecek kişilerden biridir. Meclis'in en çalışkan milletvekilleri arasında gösterilen ve de böyle olan Adnan Yılmaz'ın liste dışında kalması çok da beklenilen bir sonuç değildi. Ancak ne yazık ki, siyasette özellikle de AK Parti'de bu tür çıkışlar sıkça olmakta... Buna karşın İbrahim Aydemir ve Zehra Taşkesenlioğlu'nun yerlerini koruması, siyasi realite açısından doğru bir karar olmuştur. Çünkü her iki genç isim de partiye yeni soluk kazandıracak kimselerdir. Özellikle Aydemir'in parti tabanında adam akıllı bir destekçisi ve seveni var. Gelelim Efkan Ala'ya... İlla da bir sürpriz arayacaksak bu sürpriz bize göre, Efkan Ala'nın Bursa'dan aday gösterilmesidir. Her ne kadar son günlerde böyle bir durum olabileceğini yani ya Efkan Ala'nın ya da Recep Akdağ'ın başka yerden aday gösterilebileceği konuşuluyorduysa da, yine de bu karar Erzurum için tam bir sürpriz olmuştur. Nasıl ki İdris Güllüce'nin liste dışı kalması siyaset dünyasında şaşkınlıkla karşılandıysa Efkan Ala'nın da Bursa'dan, Mehmet Müezzinoğlu'nun peşindenden liste ikiye konulması kulisleri hareketlendirdi. Ya MHP? Evet; MHP de sürpriz yaptı. Önceki listeyi yüzde doksan oranında koruyan MHP, 1 Kasım için listenin dördüne Cezmi Polat gibi bir ağır topu koydu. Şık oldu mu diye sorarsanız, bize göre hiç de şık olmadı. Çünkü Cezmi Polat, ülkücü camiada ismi yukarılarda olan bir kimsedir. Erzurum'da seçilme şansı neredeyse olmayan bir yerden aday gösterilmesi, onun adına hiç de cuk diye oturmadı. Bazı çevreler bekledi ki Cezmi Polat anında tepki gösterip adaylıktan çekilir. Ama Polat bunu yapmazdı, çünkü O'nun particilik anlayışında böyle bir itaatsizlik yoktur. Peki CHP cephesinde neler oluyor, diye baktığımızda; gördüğümüz şudur: CHP Erzurum'da en azından prestijini korumak adına listenin başına eski bir partilisini yani Tuncer Aktaş'ı koydu. Sonuç çok değişir mi bilinmez ama gerçek şu ki Tuncer Aktaş bu partiyle özdeşleşmiş bir isimdir. Belli bir ivme kazandıracağı muhakkak... Biliyoruz ki geçen seçimde CHP'lilerin önemli bir kısmı HDP'e oy vermişti. Şimdi Tuncer Aktaş'la bu tablo değişir mi değişmez mi hep birlikte göreceğiz. Gelelim HDP'e... 7 Haziran seçimlerindeki listesine çizik atmayan bir parti... O seçimde kimler listenin hangi sırasında bulunuyorduysa 1 Kasım için de aynı kişiler var. HDP, PKK'nın arka bahçesi ve PKK'nın silahsız bir koludur. Bu, artık sağır sultanın bile bildiği bir hakikat. Buna rağmen ne yazık ki Kürt seçmenin hatırı sayılır bir bölümü, böylesine bölücü bir partiye oy veriyor. Demokrasi adına bir diyeceğimiz yok ancak HDP'nin barış, hukuk ve demokrasi için bir model olmadığını artık herkes görmelidir. PKK'lı teröristin cenaze töreninde tabutu en başta omuzlayan HDP milletvekili Seher Akçınar Bayar ise, bu seçimde de belli ki yine oyunu koruyup Ankara'ya gidecek isim olacak. Sonuç olarak, 1 Kasım seçimleri Türkiye için yeni bir başlangıç olacaktır. AK Parti, tek başına iktidar olmanın meşru yollarını sonuna kadar deneyecektir. Görünen de odur ki bunu başaracak. Zira MHP ve HDP bu seçimde oy kaybeden partiler arasında olacak. Sokak bunu söylüyor.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.